1 Eylül 2016 Perşembe

Seviyor Sevmiyor vs. She was Pretty

Herkese yeniden merhaba,

Bu aralar sık sık olduğu gibi yine bir karşılaştırma yazısı ile karşınızdayım. Orijinal versiyonunu çok sevdiğim bir dizi geliyor bu yazıda. Seviyor sevmiyor!


Konu ve karakterler olduğu gibi aynı zaten. Çocukken çok güzel olan ama büyüdükçe çillerle çirkinleşen bir kızın yıllar sonra ilk aşkıyla tekrar karşılaşmasını konu alıyor.  Türk versiyonunda başrolleri Gökhan Alkan ve Zeynep Çamcı paylaşıyor. İkinci erkek rolünü Yiğit Çamcı ikinci kadın rolünü ise Gonca Sarıyıldız canlandırıyor. Açıkçası ben oyuncuları sevdim. Gerçi Zeynep Çamcı'yı çok yakıştıramadım en başta. Ama şu an rolünün hakkını vermek için elinden geleni yaptığını farkedebiliyorum.



Gelelim orijinal versiyonu olan She was pretty'e.
Dediğim gibi ben orijinal versiyonuna bayılarak izlediğim. 
Başrol erkek olarak Park Seo joon elinden gelenin en iyisini yaptı. Hem sert hem sevimli yanını o kadar güzel gösterdi ki. 
Hwang Jung Eum ise asıl kızımızı oynadı ve beni hem deli gibi güldürdü, hem ağlattı. Beni Türk oyuncuların bir çoğunun tatmin etmemesinin nedeni bu bence. O kadar iyi oyuncular ve oyunculuklar var ki uzakdoğuda. 
İkinci oğlan, seven ama sevilemeyen erkeğimizi ise Kore dünyasının ucundan bile bir şey bilen herkesin tanıyacağı  Choi Siwon! İdol olarak çıkış yaptıktan sonra ne ara bu kadar iyi bir oyuncu oldu şaşkınlıkla izledim gerçekten. Ayrıca üst üste 133432 kere yakışıklılıkta dünya listesine giren Siwon nasıl bu hale geldi :D
İkinci kadın rolünde ise  Min Ha Ri vardı İlk defa izlememe rağmen onun da oyunculuğunu çok beğendim. 

Şindi dediğim gibi She was Pretty'i severek izledim peki ya Seviyor Sevmiyor? Açıkçası ilk bölümler repliklere kadar aynı olunca aynı dizinin parodisini izliyormuşum gibi geldiğinden diziyi düzenli takip etmedim. Sonra yazıyı yazmak için bir izleyeyim kontrol edeyim dedim ve bir de ne göreyim, ilk bölüm replikleri bile aynı olan dizi bambaşka bir şeye dönüşmüş. Deniz'in güzelleşmesine şaştım kaldım mesela. Hemen mi?  Kore versiyonunda da bu 6-7 bölüm civarı güzelleşmişti ama kore dizileri bilirsiniz ki çok kısa. Ben o yüzden bizde güzelleşmenin daha geç geleceğini bekliyordum. Sanırım yapımcılar dizi tutsun diye her şeyi yapıp 'tuttuktan sonra ne çeksek izlenir zaten' mantığında.

Maddeler halinde yazayım yine öyle kafamı daha rahat toparlayabiliyorum.
  • İlk olarak madem kızı güzelleştiricektiniz kaşlarına da bir el atsaydınız ya?
  • Kore versiyonuna göre sahte Deniz ve Yiğit'in bu kadar yakınlaşmaması gerekiyordu. Tamam yine aynı senaryo görüşmeye devam ediyorlardı ama böyle evlilik teklifi falan? No!
  • Kore versiyonunda her şey çok daha nazik işlenmişti. Atıyorum asıl kızımız en yakın arkadaşının ona yalan söylediğini anladığında bile bağırma çağırma hatta kızma olmadı. Sadece arkadaşının yaralarını onun acılarını sarmak istedi.
  • Türk versiyonundaki ikinci kadının yapmacıklığı beni öldürüyor. 
  • Kore versiyonunda Yiğit'in Deniz'e (çocukluk arkadaşı olduğunu bilmemesine rağmen) aşık olduğu çok açıktı. Burada ama Yiğit sahte Deniz'e aşık gibi duruyor bir anda asıl kıza nasıl dönüştürecekler? yapmacık olamayacak mı? gibi sorular beynimde dönüp duruyor.
  • Gelelim Tuna'ya. Ya benim asıl dizide favorim Siwon'du o yüzden bu karakteri kim oynarsa oynasın yakıştıramam diyordum. Ama Türk versiyonunu da çok sevdim. Tuna karakteri kadar içten, hayatı ciddiye almıyor görünüp dolu dolu yaşayan başka bir karakter var mı yaa...

Sonuç olarak Türk versiyonunda içime sinmeyen çok şey var ama Türk dizilerin uzunluğuna bakarsak bu dizi yeni doğmuş bir bebek sayılır. Belki daha sonra açılır ve vazgeçemeyeceğim bir dizi haline gelir kim bilir?

Bir sonraki yazıda görüşmek üzereee... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder